Güney komşularımızdan Suriye, Hatay’ın yurdumuza katılmasını bir türlü hazmedememiştir. Bu bölgeyi hala Suriye haritası içinde göstermektedir. Suriye’nin meclisinde bile Hatay’ın Suriye topraklarında gösterildiği bir harita vardır. Bu Suriye’nin hedeflerini apaçık göstermektedir. 23 Temmuz 1930 yılında imzalanan Hatay antlaşması ile Hatay anavatanımıza katılmıştır.
Bazı söylentilere göre bu antlaşmanın bazı gizli maddeleri olduğu söyleniyor. Buna göre; bu antlaşmadan 100 yıl sonra Hatay’da bir halk oylaması yapılacağı ve Hatay’ın kaderinin bu oylamayla belli olacağı belirtiliyor. Türkiye böyle bir antlaşmanın varlığını açıkça kabul etmese de Hatay konusunda son derece dikkatli adımlar atıyor. Türkiye Hatay’a tayin edeceği kamu personelini özel bir güvenlik soruşturmasına tabi tutuyor. Ayrıca Milli İstihbarat Teşkilatı’nın, Hatay’da bir süredir sayı olarak normalin üzerinde elemanı mevcuttur. Suriye, Türkiye’ye yönelik faaliyetlerini hem gizli, hem de açık yollarla sürdürmektedir. Bu kapsamda PKK’ya açıktan destek vermekte ve bu bölgedeki Suriyelilere finansman destek sağlayarak, mülk edinmeleri temininde çalışmaktadır. Hatay’daki Suriyeli gençlere, Suriye üniversitelerinde kontenjan ayırmakta ve karşılıksız burs sağlamaktadır. Böyle yaparak Hatay’daki Suriyeli nüfusu arttırmakta ve böyle antlaşma maddeleri olduğunu düşündürmektedir.
Suriye ile gerginliğe neden olan bir başka meselede su meselesidir. Türkiye’nin GAP kapsamında kurduğu Atatürk Barajı, Fırat nehrini kontrol etmektedir. Suriye’nin de bu suya hayati derecede önemi vardır. Türkiye yaptığı protokolde Suriye’ye yılda 15 milyar metreküp suyu aksatmadan vermişse de suyun kontrol altına alınmış olması bu ülkeyi diplomatik açıdan Türkiye’ye bağlamıştır. Verilen bu miktar Suriye’nin 11 milyar metreküplük ihtiyacından daha fazlasını oluşturmuştur. Buna rağmen suyun bizim tarafımızdan kontrol edilmesi bize bir avantaj teşkil ettiğinden Suriye bu durumu kabullenmek istememektedir.
Bu nedenle Suriye yönetimi , Türkiye’nin su kozuna karşılık Ermeni terör örgütlerini ve PKK’yı desteklemektedir. Buna örnek vermek gerekirse Suriye eski devlet başkanı Esad’ın kardeşi Cemil Esad, bu bölgede bir Kürt devleti kurulması gerektiğini ve bu devletin Güneydoğu Anadolu’yu da içine alması gerektiği ve Suriye yönetiminin PKK’ya her türlü desteği sağlayabileceği şeklinde bir demeç vermiştir. Böylece Suriye, emellerini açık açık belirtmektedir.
|